Varis hastalığı tüm bireylerde gözlenebileceği gibi kadınlarda daha sık görülmektedir. Varis, bacaklardaki toplardamarların genişlemesi sonucu ortaya çıkan bir damar hastalığıdır.
Varis hastalığı genellikle bacaklarda meydana gelmektedir ve damarların genişleyerek kıvrımlı bir hal almasına sebep olmaktadır. Damarlar kapak yetersizliği denen bir problem yüzünden zaman içerisinde yavaş yavaş büyür ve genişler.
Genişleyerek kıvrımlı bir hal alan damarlar mavimsi ve morumsu renk almaktadır ve deri üzerinde rahatlıkla gözlemlenebilmektedir. Genişleyen bu damarlar bir süre sonra işlevini yerine getirememeye başlar. Hastalığın ilk aşamalarında damarların genişlemesi bireye herhangi bir fiziksel rahatsızlık vermeyip sadece görsel açıdan rahatsızlık verebilir.
Ancak ilerleyen zamanlarda bacaklarda ağrı sızlama ve kramp gibi şikayetlere sebep olabilmektedir.
Varis oluşabilecek damarları iki grup altında toplayabiliriz. Bunlardan ilki kılcal damarlarda oluşan varislerdir. Kılcal damarlar herhangi bir ağrı ve krampa sebep olmazlar fakat estetik açıdan rahatsız edici olabilirler.
Varis olan bir kılcal damar yaklaşık 1-2.5 mm arasında genişlemekte ve yayılabilmektedir. Kılcal damarlarda oluşan varisler zaman içerisinde büyük ve orta ölçekli varislere dönüşmezler. İkinci grup olarak adlandıracağımız varisler ise aslında gerçek anlamda hastalık olarak nitelendirilen ve tedavi edilmesi gereken toplardamar genişlemeleridir.
Bunları orta ve büyük olarak damar genişlemeleri olarak değerlendirebiliriz. Toplardamarda ki damar genişlemeleri mutlaka tedavi edilmelidir aksi takdirde ağrı, kramp, kaşıntı, kanama gibi şikayetlere sebep olmaktadır. Ayrıca zamanında tedavi edilmeyen bu toplardamar genişlemesi zamanla varis ülserine sebep olmaktadır.
Varis Neden Olur?
Yazımızın giriş kısmında varisin bir damar hastalığı olduğundan bahsetmiştik. Şimdi ise hastalığı daha iyi anlamak için, varis hastalığının meydana geldiği damarlardan bahsedelim. İnsan vücudunda iki çeşit damar bulunmaktadır.
Bunlar atardamar ve toplardamarlar. Atardamarlar kalpten aldığı temiz kanı vücuda dağıtırken, toplardamarlar ise kirli kanı temizlenmesi için kalbe taşımaktadır. Varis hastalığı vücudumuzdaki toplardamarlarda ortaya çıkmaktadır. Toplardamarlarda kirli kanın dışarı sıçramaması için 5-10 cm aralıklarla kapakçıklar bulunmaktadır.
Bu kapakçıkların işlevini yerine getirememesi sonucu kan akışı düzenli olarak sağlanamaz ve kan basıncının etkisi ile damarlarda kalır. Damarlarda kalan bu kirli kan varis oluşumuna yani damar genişlemesine sebep olur.
Varis Daha Çok Kimlerde Görülür?
Varis genetik bir hastalık olmakla birlikte tüm bireylerde görülebilir. Ancak bazı bireylerde genetik nedenlerden dolayı bu hastalığa daha sık rastlanmaktadır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;
-Ailesel yatkınlığı bulunan bireyler
Damar genişlemesi genetik bir hastalıktır. Ancak bu, anne ve babasında varis problemi olan her birey bu rahatsızlığa sahip olacak anlamına gelmemektedir. Sadece ailesinde varis olan bir bireyin bu hastalığa sahip olma oranı daha yüksektir.
-Ayakta çalışan, uzun süre sabit kalan ve hareketsiz bireyler
Uzun süre ayakta, sabit pozisyonda çalışmak varise sebep olan en önemli faktörlerden biridir. Uzun süre ayakta kalınması sonucu bacaklardaki damarlara uygulanan basınç artmakta ve varise sebep olmaktadır.
Ayrıca fazla kiloları olan hastalarda da bacaklardaki damarlara uygulanan basınç artması sonucu varis oluşabilmektedir.
-Hamile bireyler
Gebelik esnasından vücuttaki kan miktarı artması sebebi ile damarlara uygulanan basınçta artar. Ayrıca hamilelik sırasında artan progesteron hormonu da damarların genişlemesine sebep olmaktadır.
-Yaşı ilerleyen bireyler
İnsan vücudunda yaşın ilerlemesi ile zamanla bazı hastalıklar ve deformasyonlar görülebilmektedir. Yaş ilerledikçe damar kapakçıklarında ki bozulmalar artmakta ve varise sebep olabilmektedir.
Ayrıca kadınlarda ileri yaşlarda meydana gelen menopoz da kadınlık hormonunun azalması yüzünden varise neden olabilmektedir.
Varis Belirtileri Nelerdir?
Varis hastalığı ciltte renk değişikliği gibi estetik açıdan kötü bir görüntüye sebep olmasının yanı sıra sağlık açısında da birçok probleme sebep olmaktadır. Varis hastalığı damarlarda renk değişimine sebep olduğu için dışarıdan çıplak gözle izlenebilir.
Damarlarda görülen bu renk değişimi bize hastalığın aşaması hakkında ipuçları vermektedir. Damarların renginin koyulaşması hastalığın ilerlediğine ve biran önce tedavi edilmesine işaret etmektedir.
Ciltte renk değişimi dışında birde hastada kaşıntı, kramp, ağrı gibi şikayetler varis hastalığının habercisi olabilmektedir. Bunları kısaca ele alalım.
-Kaşıntı
Yukarıda bahsettiğimiz gibi varis hastalığı yüzünden damarlara baskı uygulanmaktadır. Bu baskı varislerin oluşumu sırasında cildin yüzeyinde kaşıntıya sebep olmaktadır.
-Ağrı ve kramp
Damar genişlemelerinde en sık görülen şikayetlerden birisi ağrıdır. Günün ilerlemesi ve yorgunluk ile birlikte ağrı şikâyeti kendini göstermektedir. Gündüzleri görülen bu ağrı geceleri ise kramp şeklinde görülebilmektedir.
-Kanama
Hastalığın ilerlemesi ve damara uygulanan basıncın artması sonucu ciltte kanamalar meydana gelebilmektedir. Bu damarlar biran evvel tedavi edilmez ise iyileşmesi oldukça zor olan, varis ülseri olarak adlandırılan yaralara dönüşmektedir.
Varisin Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Varis hastalığının tedavisi için farklı yöntemler bulunmaktadır. Yapılan ayrıntılı muayeneden sonra damarların durumuna göre en uygun tedavi yöntemi seçilmektedir. Tedavi yöntemlerini ameliyat ve ameliyatsız yöntemler olmak üzere iki ana başlık altında toplayabiliriz. Şimdi kısaca bu tedavi yöntemlerini tanıyalım.
Varis Ameliyatı
Varis hastalığının ameliyat ile tedavi edilmesi için birkaç gün hastanede ardından bir iki haftada evde yatılması gerekmektedir. Ayrıca ameliyat ile yapılan tedavilerde hastalığın tekrarlama oranı oldukça yüksektir.
Klasik varis ameliyatları belirli bir yaş grubundaki hastalar için uygundur, yaşı ilerleyen hastalarda bu tedavi çeşidi uygun değildir. Günümüzde bu yöntem önerilmemektedir birçok avantajları bulunan ameliyatsız yöntemler tavsiye edilmektedir.
Ameliyatsız Varis Tedavisi
Ameliyatsız uygulanan tedaviler her yaş grubundan hasta için uygundur. Ayakta tedavi yapılabilmekte ve hasta aynı güm içerisinde normal hayatına dönebilmektedir.
Uygulanan tedaviye göre işlem süresi 10 ile 30 dakika arasında değişmektedir. Bazı durumlarda daha iyi sonuç alınması için hastaya ameliyatsız tedavi seçeneklerinden birden fazlası uygulanabilmektedir.
Skleroterapi
Skleroterapi son yıllarda orta dereceli varislerde kullanılan en yaygın varis tedavi uygulamalarından biridir. Bu yöntemi özel kılan tarafı ise kullanılan ilaçtır. Kullanılan bu ilaç zamanla damarın küçülmesini ve yok olmasını sağlar. Yöntem; genişleyen damara enjektör yardımı ile ilacın saf halde enjekte edilmesi şeklinde uygulanır.
İlaç ile tedavi edilen bir damarda bir daha damar genişlemesi meydana gelmemektedir.
Köpükle Varis Tedavisi
Köpük tedavisi ve skleroterapi aynı etken maddenin kullanıldığı iki farklı tedavi yöntemleridir. Skleroterapi yönteminde ilaç saf halde enjekte edilirken köpük tedavisinde ilaç hava ile reaksiyona sokularak köpük formunda damara enjekte edilir.
Bu şekilde vücuda daha az miktarda ilaç girişi ile daha etkin bir tedavi uygulanmış olmaktadır. Geniş damarlara ilacın köpük formunda enjekte edilmesi ve basıncında sayesinde ilaç tüm damara daha aktif bir şekilde nüfus ederek yayılmaktadır. Bu sayede ilaç tedavisinden alınan verim maksimum düzeye ulaşmaktadır.
Radyo Frekans Tedavisi
Bu tedavi yöntemi kılcal ve orta büyüklükteki damarlara uygulanmaktadır. Lazer yönteminde olduğu gibi tedavi cilt üzerinden uygulanır. Ve tedavi sonucu aynı anda gözlenebilir. Nadiren geride kalan kılcallar için ikinci seans gerekebilmektedir.
Lazerle Varis Tedavisi
Ameliyatsız tedaviler arasında en eski yöntem lazer yöntemidir. Tedavisi deri üzerinden yapılabilecek kılcal damarların tedavisinde daha çok tercih edilmektedir. Kılcal damarlar toplardamar varisleri gibi ciddi sağlık problemlerine yol açmaz fakat özellikle kadın hastalarda estetik açıdan rahatsızlığa sebep olmaktadır.
Lazer ile tedavi edilen kılcal damarlar hastalığın yayılmasını engeller ve estetik açıdan daha güzel bir görünüm sağlar. Lazer ile tedavi edilen kılcal damarlar tamamen yok olur ve tekrarlamazlar.
Varis Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Varis hastalığı zamanla aşama aşama ilerleyen bir hastalıktır. İlk evrelerde kişiye fiziksel bir rahatsızlık vermezken zamanla ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilmektedir. Damarların renginin değişmesinden, damarların şişmesinden ve belirginleşmesinden hastalığın ilerlediğini anlamak mümkündür.
Ayrıca tedavi edilmezse yukarıda anlatılan şikayetlerde zaman içerisinde bireye rahatsızlık vererek yaşam kalitesini düşürmektedir. Başlarda ağrı olarak kendini gösteren fiziksel rahatsızlıklar zamanla kanamaya dönüşmektedir.
Kanama evresine kadar tedavi edilmeyen varisler oldukça zor iyileşen bacak yaralarına (varis ülserine) sebep olmaktadır. Bu yaralar ciddi yaralar olup cildin çürümesine sebep olmaktadır ve zamanla kişinin yürümesini engelleyecek boyutlara ulaşabilmektedir.
Kaynak:
1-) Op. Dr. Orhan COŞKUN – IDEATIP – Varis neden olur?
2-) Varis nasıl anlaşılır?
3-) https://www.premierveinandvascular.org/blog/what-happens-when-varicose-veins-go-untreated#:~:text=Left%20Untreated&text=Increased%20pain%20and%20swelling%20%E2%80%93%20When,Prolonged%20symptoms.
4-) https://www.webmd.com/skin-problems-and-treatments/cosmetic-procedures-sclerotherapy#:~:text=Sclerotherapy%20is%20a%20medical%20procedure,and%20the%20blood%20to%20clot.